Prematürite

Prematüre Nedir?

Doğum eyleminin 37. gebelik haftası tamamlanmadan başlamasına erken doğum tehditi, eylemin bebeğin doğumuyla tamamlanmasına preterm doğum ya da erken doğum adı verilir. Zamanından önce doğan bebek prematüre (olgunlaşmamış) olarak adlandırılır1,2,3. Bir başka deyişle tamamlanmamış 37. gebelik haftası öncesinde yani son adet tarihinden itibaren hesaplandığında 259. günden önce doğan bebekler “prematüre bebek” olarak tanımlanmaktadır4.

 Gelişmiş ülkelerde son 30-35 yıldır ülkemizde ise, son 15 -20 yıldır Yenidoğan Yoğun Bakım Üniteler’i (YYBÜ) nin kurulması, teknik donanımın sağlanması, ekip oluşturulması, sürfaktan ve destek tedavilerinin devreye girmesi sonucu riskli yenidoğanların özellikle prematürelerin yaşatılma oranları artmıştır1,2,3.

Prematüre bebeklerin farklı fizyolojik ve anatomik özellikleri nedeniyle postnatal yaşamda ciddi sorunlarla karşılaşılmaktadır. Bu sorunlar: respiratuar distres sendromu (RDS), germinal matriks intraventriküler hemoraji (GMİVH), nekrotizan enterokolit (NEK), bronkopulmoner displazi (BPD), sepsis şeklinde sıralanabilir. Özellikle solunum problemi olan prematürler mekanik ventilatörde solunum desteğine gereksinim gösterdiklerinden yoğun bakım (III. Düzey) ünitelerinde izlenmek durumundadırlar1,3.

Prematürelerin Sınıflandırılması

Gebelik yaşı tayininde en güvenilir parametre olarak kabul edilen son adet tarihinin yanında ilk trimester fetal ultrasonografi, Dubowitz ve Ballard yöntemleri de kullanılmıştır. Otuzdördüncü gebelik haftası obstetrik dönüm noktası kabul edildiğinden ve tüm dünyada da bu konuda bir ortak görüş sağlandığından dolayı, 34 gebelik haftasını tamamlamış, 37 gebelik haftasını tamamlamamış yenidoğanlar (238-259 gün) geç preterm, 34 gebelik haftasını tamamlamamış olarak canlı doğan yenidoğanlar (<238 gün) ise erken preterm bebek olarak tanımlanmıştır4.

Prematüre bebekler gebelik haftasına göre 3 grupta incelenir5:

1.İleri derecede prematüre (24-31 hafta. 32 haftanın altında doğmuş bebekler)

2.Orta derecede prematüre (32-35 hafta arası doğan bebekler)

3.Sınırda prematüre (36-37 haftasında doğan bebekler)

Doğum tartılarına göre yapılan sınıflamada 2500 gr altındakiler düşük doğum ağırlığı (DDA), 1500 gr’dan düşük olanlar çok düşük doğum ağırlıklı (ÇDDA), 1000 gramın altındakilere çok çok düşük doğum ağırlıklı (ÇÇDDA) prematüre denir.

Morbidite ve mortalitede gebelik haftası belirleyicidir. Prematürelerin doğru sınıflandırılması bebeklerin gestasyon haftasına özgün sorunları olduğu için yaklaşım açısından çok önemlidir. Prematürelerin üçte ikisi sınırda prematürelerdir. Prematürelik düzeyi artıkça bebeğin mortalite ve morbiditesi de artmaktadır. Sınırda prematüreler kısa sürede aileye adapte edilerek taburcu olmaktadırlar. İleri derece prematüre olanların tıbbi sorunları fazla olmakla ve aylarca hastanede izlenmeleri gerekmektedir.

Preterm Etyolojisi

  • Çoğul gebelik
  • Polihidroamnios
  • Erken membran rüptürü(EMR), Koryoamnionitis
  • Ablasyo plasenta veya plasenta previa
  • Uterus anomalileri
  • Gebelikte beslenme bozukluğu
  • Düşük sosyo ekonomik ve sosyo kültürel düzey
  • 18 yaş altı ve 35 yaş üstü gebelik 2
  • Sigara, uyuşturucu, alkol, ilaç kullanımı
  • Annenin ciddi hastalığı(Hipertansiyon, preeklampsi, eklampsi, böbrek hastalığı, karaciğer, kalp hastalığı)
  • Konjenital fetal anomaliler

Fetal anomalili bebeklerde erken doğum oranı daha fazladır. Bebeklerin % 3-5 kadarı bazı anomalilerle doğabilir1,2,3.

Hidrops fetaliste prematüre doğum nedenleri arasındadır. Kan uyuşmazlığına ya da başka nedenlere bağlı vücutta yaygın ödemin olduğu bir tablodur, burada erken doğuma neden bebeğin bulunduğu kötü tablodur1,2,3.

Prematürelerin Fizyolojik Özellikleri

  • Emme yutma ve nefes alma kordine hareketlerle yapılabildiğinden gebeliğin 34-36. haftasına kadar bu kordinasyon tam olarak gelişmemiştir. Bu nedenle enteral beslenmenin 34 haftaya kadar gavajla yapılması gerekmektedir.
  • Normal vücut ısısını sağlama yetenekleri azdır ve hipotermiye eğilimlidirler.
  • Pulmoner immatüerite sürfaktan eksikliği nedeniyle olduğu gibi, 26. haftadan küçüklerde yapısal immatüriteye de bağlıdır.
  • Solunum kontrolünün immatür olması apne ve bradikardiye neden olur.
  • Duktus arteriozusun açık kalması soldan sağa şanta neden olarak pulmonar gaz değişiminin daha fazla bozulmasına neden olur.
  • Serebral damarların immatür olması sonucu germinal matriks intra ventriküler kanamalara (GMIVK) eğilim artar.
  • Böbrekteki glomerülo tübüler dengesizlik sıvı elektrolit bozuklukları ile karşımıza çıkar.
  • Enfeksiyonlara eğilim artmıştır.
  • Glikojen, kalsiyum, demir depolarındaki yetersizlik, postnatal dönemde hipoglisemi, hipokalsemi, erken anemiye neden olmaktadır.

Türkiye ve Dünyada Görülme Sıklığı

Yüksek gelirli ülkelerde düşük doğum ağırlığı oranı %7.0, orta gelirli ülkelerde %16.5, düşük gelirli ülkelerde ise %18.6 olarak bildirilmektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nden son yayınlanan istatistiklere göre 2007 yılında prematüre doğum oranı %12.7, DDA’lı doğum oranı %8.2 ve ÇDDA ile doğan bebeklerin oranının %1.4 olarak bildirilmiştir. Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması sonuçlarına göre, Türkiye’de DDA bebeklerin oranı ise %11’dir3,6.

 Gelişen teknolojinin ve bilgi birikiminin sonucunda doğan ileri derecede prematürelerin yaşam şansı artmış olup, gerek İlaç tedavisi, ventilasyon desteği, hekim ve hemşirenin deneyimli bakımı sayesinde yenidoğan yoğun bakımdan komplikasyon gelişmeden taburculuğu günümüzde planlanabilmektedir.

Sonuç olarak; prematüre ile doğan yüksek riskli bebekler tüm gelişim alanlarında gecikme gelişmesi açısından artmış risk altındadır. İzlemde ortaya çıkabilecek gelişimsel sorunların erken tanısı ve gerekli hizmetlerin sağlanması, çocukların gelişimlerinin en iyi duruma getirilebilmesi için önem taşımaktadır.

Her yıl 17 Kasım’da “Prematüre Günü”, dünya genelinde, ülkelerin sembol yapıları mor ışıkla aydınlatılarak kutlanmaktadır. Bu sayede prematüre doğum hakkında farkındalık oluşturmak amaçlanmaktadır.

Kaynaklar:

  1. Can G, Çoban A, İnce Z. Yenidoğan ve Hastalıkları. İçinde Pediatri. Neyzi O, Ertuğrul T,(eds), İstanbul, Nobel Tıp Kitabevleri: 2002, s.296-431.
  2. Mac Donald M, Muellett M, Seshia M. Avery’s Neonatology, pathophysiology andmanagement of the Newborn, 6th edition. LWW publications , 2005: s.1367-1383.
  3. Samancı N. Yenidoğanın Isı Kontrolü. İçinde Neonatoloji. Dağoğlu T, ed, İstanbul, Nobel Tıp Kitabevi: 2000, s. 155-58.
  4. Atasay B, Okulu E, Mungan A, Çandır O, Arsan S, Türmen T. Geç Prematüre yenidoğanların erken klinik sonuçları. Türkiye Çocuk Hastalıkları Dergisi 2010; 4(1):30-35.
  5. Eras Z, Pekcici B, Atay G. Prematüre bebeklerin mortalite ve morbidite sonuçları. Bakırköy Tıp Dergisi 2011; 7:85-88.
  6. Özvarol O, Göksügür S, Bekdaş M, Tarakçı N, Altunhan H. Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde takip edilen preterm yenidoğanların retrospektif analizi. Çağdaş Tıp Dergisi 2015; 5(3):180-188.

 Hazırlayan: Uzm. Hem. Songül Ovalı

Acıbadem Kadıköy Hastanesi

Yenidoğan Yoğun Bakım Sorumlu Hemşiresi

Hazırlanma Tarihi: 17.10.2018

Hazırlayan: Eda Batmaz

Acıbadem Kadıköy Hastanesi

Yenidoğan Yoğun Bakım Ekip Lideri

Hazırlanma Tarihi: 17.10.2018

  • Paylaş

Önceki Yazı 100 Günlük Serüven
Sonraki Yazı Prematüre Bebeklerde Nörogelişimsel Bakım Yaklaşımları

Yorumlar

Yorum Bırak

2020 - Acıbadem Hemşirelik - Tüm Hakları Saklıdır.