Hastaların tedavi sürecinde en büyük psikolojik desteği çoğu zaman hemşirelerinden aldığını biliyor muydunuz?
- Hemşirenin, hastayla en uzun süre iletişimde kalan sağlık profesyonelidir. Bu süreklilik, güven bağının temeli olduğunu, (1)
- Onkoloji hastaları genellikle yaşamla ölüm arasındaki çizgide yalnız hisseder. Bu yalnızlığa karşı en güçlü köprü, doğru iletişimdir. Sadece bir dinleyici olmak bile büyük bir psikolojik destek anlamına geldiğini, (1)
- Göz teması, hastanın “anlaşıldığını” hissetmesi açısından büyük önem taşır. Kaçamak bakışlar ya da dikkat dağınıklığı hastada değersizlik hissine yol açabildiğini, (2)
- Hemşirelikte empatik dinleme, hastanın kaygılarını azaltır ve duygusal yükünü hafifletir. Bu yüzden empati kuran bir hemşire, yalnızca bedeni değil, hastanın ruhunu da iyileştirmeye katkı sağladığını, (3)
- Dokunma, sözcüklerden daha etkili bir iletişim aracı olabilir. Elini tutmak, omzuna dokunmak, hastaya “yanındayım” mesajını ilettiğini, (4)
- Kendi duygularını tanıyıp yönetebilen hemşireler, hastalarının duygusal yükünü daha sağlıklı taşıyabilir. Aksi halde hemşirenin yansıtıcı duyguları hasta ile ilişkisini olumsuz etkileyebildiğini,(5)
- Kültürel ve dini inançları dikkate alan hemşire-hasta iletişimi, psikolojik rahatlama sağlar. Özellikle ölüm sürecindeki inançlara saygı, hastanın huzurunu artırabildiğini,(6)
- “Moralinizi yüksek tutun” gibi iyi niyetli ama klişe sözler yerine, hastanın bireysel duygularını anlamaya çalışan cümleler daha etkili olur. Çünkü herkesin “morali” farklı tanımlanır; önemli olan duyguların doğruluğunun kabul edilmesi olduğunu, (7)
- Hastaların bazıları duygularını ifade etmekte zorlanır; sessizliği tolere edebilen hemşireler bu hastalarla daha sağlıklı bağ kurar. Sessizliği bozmak yerine paylaşmak, terapötik bir alan yarattığını, (8)
- Hemşirenin profesyonel sınırları koruyarak kurduğu içten iletişim, hem hastayı korur hem de tükenmişlikten onu uzak tutar. Yakınlık, aşırı duygusallıkla karıştırılmaması gerektiğini, (9)
- Açık uçlu sorular kullanmak, hastaların kendilerini daha özgürce ifade etmelerine olanak tanıdığını, Örn: “Bu sürecin sizi en çok zorlayan yönü nedir?” (10)
- “Narrative Nursing” yaklaşımıyla hastaya hikâyesini anlatma fırsatı verildiğinde, iyileştirici bir bağ kurulabilir. Hastalık deneyimini anlatmak, psikolojik yükü azalttığını, (11)
- Terapötik sessizlik stratejisi, hemşirenin konuşmaktan çok dinlediği ve varlığıyla destek sunduğu anları kapsar. Bu, hastanın duygularını işlemeye başlaması için gerekli olduğunu, (12)
- Hemşirenin sözel ve sözel olmayan iletişim tarzı tutarlı olmadığında, hasta iletişimi güvensiz hissedebilir. “İyiyim” deyip yüzü gergin olan bir hemşire hasta için kafa karıştırıcı olduğunu, (13)
- Hastaya bakım sürecinde seçenek sunmak, onun kontrol duygusunu artırarak psikolojik dayanıklılığı destekler. “İlaç saatinizi sabah mı akşam mı almak istersiniz?” gibi basit seçenekler bile önemli olduğunu,(14)
- Duygularını bastırmak zorunda kalan hastalarda depresyon ve anksiyete oranı daha yüksektir. Bu yüzden hemşirenin teşvik edici, yargılamayan bir yaklaşımı olması gerektiğini,(15)
- Onkoloji hemşiresinin sürekli stres ve ölümle yüzleşmesi, ikincil travmatik stres riski doğurur. Kendi psikolojik bakımını ihmal eden hemşire, hastaya da yeterince fayda sağlayamaz olduğunu, (16)
- Kültürel yeterlilik eğitimi almış hemşireler, farklı kökenlerden gelen hastalarla daha etkin terapötik ilişkiler kurar. Farklılıkları anlamak ve saygı göstermek iletişimin temeli olduğunu,(17)
- Güven ilişkisi kurulan bir hemşire, hastanın zorlu tedavi süreçlerine daha fazla katılım göstermesini sağlar. Güvensizlik, tedaviyi reddetmeye kadar varabildiğini,(18)
- Onkoloji hastalarının en çok ihtiyaç duyduğu şeylerden biri, hastalığın getirdiği belirsizlikle baş edebilme becerisidir. Hemşirenin açıklayıcı ve destekleyici iletişimi bu süreci kolaylaştırır. Bilgi eksikliği, psikolojik yıkımı arttırdığını ,(19)
- Hemşirenin sesini yükseltmeden, yargılamadan, yumuşak ve kararlı bir tonda konuşması hastada hem güven duygusu hem de psikolojik rahatlama sağlar. Özellikle onkoloji hastaları için bu tür iletişim, tedaviye uyumu ve moral düzeyini etkileyebildiğini, ‘’Ses tonunun’’ hemşire-hasta iletişiminde güven, ilgi ve huzur yaratma etkisi olduğunu biliyor muydunuz? (20)
KAYNAKÇA
-
- Kavak, F., & Kutlu, Y. (2019). Onkoloji hastalarında hemşire-hasta iletişiminin önemi. Hemşirelikte Eğitim ve Araştırma Dergisi, 16(2), 142–148.
- Çam, M. O., & Bilir, A. (2017). Sağlık iletişimi kapsamında hemşire-hasta ilişkisi. Fırat Sağlık Hizmetleri Dergisi, 12(1), 33–41.
- Yıldız, D., & Olgun, N. (2021). Onkoloji hemşireliğinde terapötik iletişim ve hasta motivasyonu. Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Dergisi, 37(2), 97–104.
- Kaya, S., & Öz, F. (2020). İletişimde dokunmanın rolü: Hemşirelik uygulamalarına yansıması. Florence Nightingale Hemşirelik Dergisi, 28(3), 215–220.
- Tavşanlı, N. G., & Tanrıverdi, D. (2023). Onkoloji hemşirelerinin duygu yönetimi deneyimleri: Nitel bir çalışma. Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi, 26(1), 15–23.
- Çınar, N., & Karadakovan, A. (2018). Kültürel duyarlılıkla bakım: Hemşirelik uygulamalarında karşılaşılan zorluklar. Cumhuriyet Hemşirelik Dergisi, 7(3), 21–28.
- Bayrak, D., & Arslan, B. (2020). Pozitif iletişim dili ve onkoloji hastalarında umut algısı. Sağlık Bilimleri Dergisi, 9(2), 88–95.
- Özdemir, A., & Kaya, S. (2013). Sessizliğin gücü: Terapötik iletişimde sessizliğin yeri. Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 16(4), 36–42.
- Demirci, A., & Yılmaz, D. (2021). Profesyonel sınırlar ve hemşire-hasta ilişkisi: Bir değerlendirme. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim Dergisi, 5(1), 13–19.
- Epstein, R. M., & Street, R. L. (2007). Patient-centered communication in cancer care: Promoting healing and reducing suffering. National Cancer Institute.
- Charon, R. (2006). Narrative medicine: Honoring the stories of illness. Oxford University Press.
- Back, A. L., Arnold, R. M., Tulsky, J. A., & Baile, W. F. (2009). Approaching difficult communication tasks in oncology. CA: A Cancer Journal for Clinicians, 55(3), 164–177. https://doi.org/10.3322/canjclin.55.3.164
- Schmid Mast, M., Kindlimann, A., & Langewitz, W. (2005). Recipients’ perspective on breaking bad news: How you put it really makes a difference. Patient Education and Counseling, 61(1), 115–121. https://doi.org/10.1016/j.pec.2005.03.012
- Hack, T. F., Degner, L. F., & Parker, P. A. (2005). The communication goals and needs of cancer patients: A review. Psycho-Oncology, 14(10), 831–845. https://doi.org/10.1002/pon.949
- Lutgendorf, S. K., Sood, A. K., & Antoni, M. H. (2008). Host factors and cancer progression: Biobehavioral signaling pathways and interventions. Journal of Clinical Oncology, 26(2), 258–265. https://doi.org/10.1200/JCO.2007.14.7476
- Figley, C. R. (2002). Compassion fatigue: Psychotherapists’ chronic lack of self-care. Brunner-Routledge.
- Betancourt, J. R., Green, A. R., & Carrillo, J. E. (2003). Cultural competence in health care: Emerging frameworks and practical approaches. The Commonwealth Fund. https://www.commonwealthfund.org
- Thorne, S. E., Bultz, B. D., & Baile, W. F. (2005). Is there a cost to poor communication in cancer care? Psycho-Oncology, 14(10), 875–884. https://doi.org/10.1002/pon.947
- Butow, P. N., Brown, R. F., Cogar, S., Tattersall, M. H., & Dunn, S. M. (2008). Oncologists’ reactions to cancer patients’ verbal cues. Psycho-Oncology, 17(3), 234–242. https://doi.org/10.1002/pon.1233
- Türkmen, D., & Arslan, H. (2022). İletişimde ses tonu: Sağlık çalışanlarının iletişim kalitesine etkisi. Türkiye Klinikleri Hemşirelik Bilimleri Dergisi, 14(1), 25–31.
Hazırlayan
Çağlanur Dalman
Kemoterapi Ünitesi Ekip Lideri
Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi