Engelli Olmak, Engel Değildir!

Çok sevdiğim bir arkadaşımın ısrarını kıramayarak, evde dinlenerek geçirmeyi planladığım bir Pazar sabahı kendimi Gayrettepe metrosunda bulmuştum. “Karanlıkta Diyalog” adlı aktiviteye biletimiz vardı. Bildiğimiz tek şey, bilmediğimiz bir deneyim yaşayacağımızdı. Program saati gelip içeri girdiğimizde görme engelli biri bizi karşıladı ve elimize görme engelli bireylerin kullandığı bastonu verdi. Bastonu tanıtırken koridora doğru ilerliyor, bizde sekiz kişilik bir ekip ile arkasından ellerimizde bastonlarımızla yürüyorduk. Her adımda ortam biraz daha kararıyordu ve son adımda artık hiç birimiz görmüyorduk. Biz de görme engelli olmuştuk!  Görmemeye başlayınca ilk yaptığım şey arkadışıma seslenmek ve “Burda mısın?” diye sormak oldu. Korkuyor, yalnız kalmak istemiyor ve destek almak istiyordum. Liderimizin sesi ile biraz kendime geldim ve nerede olduğumuzu anlamaya çalıştım. Çakıl taşlı bir yerde yürüyorduk, gözüm görmüyordu ama ayağım öyle söylüyordu. Sağ tarafımda ellerim tahta çitler olduğunu söyledi, sol tarafımda ise bir çocuk bisikleti olduğunu söyledi. Benim ilk girdiğimde korktuğum bu yer sadece bir oyun parkıydı. Şimdi oyun parkından karşı kaldırıma geçecek ve vapura binecektik. Önümüzdeki engel ise araba seslerinin durmadığı o caddeyi geçmekti. “Lütfen bekleyiniz” cümlesinin yerini “Şimdi karşıya geçebilirsiniz” almıştı ama vızır vızır araba sesleri durmuyordu. Şimdi karşıya geçemiyor, kaldırımdan aşağı doğru adım atamıyordum. Kendime burasının bir parkur olduğunu, araba geçmediğini hatırlatarak karşı caddeye bastonumun yardımıyla yürüdüm. Peki ya bir parkur değil de gerçek olsaydı?

Vapura bindim, tramvaya bindim, caddeler geçtim bunların hiç birini gerçekten görmedim ama dokunarak, hissederek, duyarak, koklayarak, tadarak göremediğim şeyleri aslında gördüğümü fark ettim.

En sonunda bir kafeye oturduk ve soda siparişi verdim. Sodanın parasını ödemek için cüzdanımdan para çıkardım ve garsona uzattım. Ben ne kadar verdiğimi bilmiyordum. Belki 10, belki 50 tl vermiştim. Garson bana para üstü verince onu cüzdanıma değil montumun cebine koydum. Gerçekten görmeyen biri bana doğru para üstü verebilmiş miydi?

Kafede, yaşadığımız deneyim ve duyguları paylaştık. İçeri ilk kez girerken birbirimizin yüzlerine bakmayan bizler şimdi birbirimizi sesinden, saçının yumuşaklığından, üstündeki kazağın yününden tanıyorduk. Hep birlikte görememeye başlayınca, kendimizi birbirimize muhtaç hissedince, birbirimize destek olmaya başlayınca görüntünün kalıbından sıyrılarak, insaniyetin önemine yürüdük. Yüzlerini bilmediğim o insanlar benim için güzeldi artık.

Diğer bir nokta görmediğim dünya, ben hayal ettikçe güzelleşti. Vapurda giderken yüzüme hafif hafif vuran rüzgar ile gelen simitin kokusu, martı seleri güzeldi. Güneşin altın parıltılarını bıraktığı, masmavi bir denizde gidiyor olmalıydım. Oysa ki bir kere Marmara denizini gören biri o denizin zaten naylonlar, kola şişeleri vs. ile dolu olduğunu bilirdi. Görmediğin bir şeyi hayal ederek güzelleştirebilmek, gerçekten uzaklaştırabilse de pozitif bir ruh hali yaratıyordu.

Son çıkarımım ise şuydu; bizler bakarak karşımızdaki kavanozda çilek reçeli olduğunu anlayabiliriz.  Görme engelli bireylerde dokunarak ve tadarak bizimle aynı sonuca çıkarlar. Yani bence görememek sonuca varabilmek için bir engel değildir.

Karanlıktan yavaş yavaş aydınlığa geçerken, birbirimizin yüzüne bakarak tanıştık, birbirimize teşekkür ettik. Metrodan ayrılmadan önce elimi montumun cebine attım. Para üstü doğruydu!

Orda yaşadığım duygular, görme engelli kişileri anlamam ve mesleğine yeni başlayan hemşirelere engelli hastaların bakımını anlatmam için bana yol oldu. Engelli olmak, hayatı yaşamak için engel değildir. Hep birlikte onlara daha yaşanılabilir bir hayat sunabilmek dileğiyle…

Sevgi ve Saygılarımla;

Hazırlayan: Berfu Şengöz

Acıbadem Sağlık Grubu

Eğitim ve Gelişim Hemşiresi

Hazırlanma Tarihi: 07.02.2018

  • Paylaş

Önceki Yazı Sağlık Hizmetlerinde Kalite Değerlendirme Mekanizmaları
Sonraki Yazı Hayat Bebek

Yorumlar

Yorum Bırak

2020 - Acıbadem Hemşirelik - Tüm Hakları Saklıdır.