Şubat 2015 tarihinden bu yana Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Atakent Acıbadem Hastanesinde Genel Cerrahi – Gastroentoroloji servisinde, Klinik Eğitim Hemşireliği görevini yürütmekteyim. Ağırlıklı olarak kolo-rektal cerrahi yapılan ünitemizde sıklıkla primer hastalıkları crohn ve ülseratif kolit olan ostomili bireyler ile çalışmaktayız.
Enflamatuar bağırsak hastalıkları sindirim sistemini tutan fakat bağırsak dışı sindirim bulguları da olan; etyolojisinde genetik ve çevresel etkilerin birlikte rol oynadığı kronik enflamasyonla seyreden bir hastalık grubudur. Bu hastalık grubu içinde yer alan Crohn hastalığı ön planda kronik ishal, büyüme-gelişme geriliği ve bağırsak dışı bulgular ile seyretmektedir. Crohn hastalarının %70’i hayatlarının bir döneminde cerrahi tedaviye gerek duyabilmektedir ve ostomi yaşamlarına bu şekilde girmektedir.
Ekim 2015 tarihinde crohn tanısı ile multiple operasyon öyküsü bulunan ileostomisi ve nefrostomisi olan 25 yaşında bir hastamız ile tanıştım. Hastamız sindirim bozukluğu nedeniyle servisimizde tedavi almakta. Fakat bu durum hastamızın hayatının seyrini değiştirmiyor. Halk oyunlarında eğitim almış eğitmen olarak görev yapmaya başlamış, bu sırada lisans derecesinde okulunu bitirmiş. Bir bankada çalışmaya başlamış. Hastamızın yaşama olan bağlılığı, sorunlarla baş etme şekli, motivasyonu ve yüzünden eksik olmayan gülümsemesi beni çok etkilemişti, hala etkilemekte.
Yine crohn tanılı 23 yaşında bir hastamızın cerrahi olarak tedavisine, ileostomi açılmasına, karar verildi. Hastamızın operasyonu iyi geçti. Ameliyat sonrası dönemde bulantı, ileostominin yetersiz beslenmeye ve yetersiz mobilizasyona bağlı içeriğinin bağırsak ödem sıvının gelmesi gibi sorunlar yaşandı. Hasta ve yakınlarının hastalık, tedavi ve bakımları, riskleri ve taburcu olduktan sonra evdeki bakımları hakkında eğitilmelerini sağlamak amacıyla hasta ve yakınlarına stoma ile eğitim vermekteydim. Ostomi bakımı ve takibinin sosyal yaşamında adaptasyonunda zorluk yaşanmaması adına nelere dikkat etmesi gerektiği bilgisini verdiğim esnada hastamız “ileostomili olduğu süre boyunca dışarı çıkmayı düşünmediğini” dile getirdi. Ostomiye sahip olmanın, hayatı sınırlandırmadığını dile getirmem onu ikna etmemişti ve ileostomiye sahip olmadan onu asla anlamayacağımı düşünür gibi gözlerimin içine bakmıştı. Bu durum beni çok etkilemişti.
Hayata bağlılığı ile çevresinde ki insanları etkileyen diğer ostomisi olan hastamızın serviste aynı dönemde yatıyor olması büyük bir şanstı benim için. Hastalarımızı her ikisi de ister ise tanıştırmaya karar verdim, olumlu yanıt alınca, hastalarımızı tanıştırdık. Ostominin, bir iç organın alınmasından çok, ikinci bir şans ve hayallerinin peşinden gitme fırsatı olduğuna örnek bir yaşam; canlı bir şekilde karşısındaydı. Hastalarımız birlikte zaman geçirdikçe psikolojik olarak tedavi ve bakım sürecine uyumu arttı, daha çok mobilize olur hale geldi. İçe dönük halinden daha konuşkan hale gelmeye başladı. Hastamızı ve hatta ailesine o denli olumlu etkilemişti ki, hastamız çıkarken okula devam edeceğini ve bizi ziyaret etmek için uğrayacağını iletti.
Hayatınızdaki olumsuzluklar sizi sınırlandırmasın…
Hazırlayan: Havva Raziye Vural
Genel Cerrahi Servisi Klinik Eğitim Hemşiresi
Acıbadem Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi Atakent Hastanesi
Hazırlama Tarihi: 30.01.2019